K-1 WORLD GP 2009 Finalinde Dövüşecek Sporcular
Ülkemizde ve tüm dünyada çok büyük bir seyirci kitlesine sahip çok sevilen bir spor olan K-1’de birçok K-1 severin merakla beklediği bu sene K-1’de dünyanın en iyi dövüşcüsü olabilmek için finallerde hangi sporcular yarışacak sorusunun cevabı belli oldu.Bilindiği gibi K-1 yetkililerinin açıklamasına göre K-1’in amaçlarından biri dünyanın en iyi dövüşcüsünü belirlemek ve bunun için 2009 yılında yarışacak sekiz isim Remy Bonjasky,Badr Hari,Ruslan Karaev,Errol Zimmerman,Ewerton Teixseira,jerome Le Banner,Semmy Schilt ve Alistair Overeem’den oluşuyor.Eşleşmeler ve sporcuların rakiplerini elemeler halinde yarı finalde ve finalde kimlerle karşılaşabilecekleri yukarıdaki maç kartından öğrenilebilir.Finallere kalan isimlere baktığımızda geçen yıl finallerde dövüşen 6 dövüşcünün yine finallerde dövüşmeyi başarmış sadece Türk dövüşcü Gökhan Saki ve Peter Aerts geçen seneden farklı olarak bu sene finallerde dövüşemeyecek ancak bu iki dövüşçü de reserve(yedek)maçta karşı karşıya gelecekler yani sakatlık v.b bir durumdan ötürü finallere kalan sporculardan biri turnuvaya devam edemezse Gökhan Saki ve Peter Aerts maçının galibinin onun yerine dünya şampiyonluğu için mücadele edebilme fırsatı olabilecek.Gecenin bir diğer Reserve(Yedek)karşılaşması ise Daniel Ghita ile Chalid ”Die Faust”arasında olacak.Bu da demektir ki Ghita ve Chalid’in de finallere kalan 8 isim arasından elenmemesine rağmen maça devam edemeyecek duruma gelen isimler olursa onların yerine 2009’un en büyüğü olabilmek için yarışma şansları var.Açılış karşılaşmaları ise Jan Soukup vs Tsutomu Takahagi ile Keiichi Samukawa ve Ryuji Kajiwara arasında yapılacak tabi açılış karşılaşmaları gösteri maçı niteliğinde ama iki dövüşcünün de K-1 yetkililerinin daha çok gözüne girip K-1 organizasyonlarında her zaman yer alabilme adına herşeylerini ortaya koyacaklarını K-1’i az çok bilen herkes tahmin edebilir yine gösteri maçı nieliğinde olan super fight’da Tyrone Spong ile Kyotaro arasında yapılacak.Geçen sene Aerts’a elenerek finallerde dövüşemeyen Semmy Schilt ve Alistair Overeem’da geçen seneden farklı olarak bu yıl dünya şampiyonluğu için mücadele edecek iki isim olarak dikkat çekiyor.Maç kartından da öğrenilebilir ama yine de yazalım ilk etapta eşleşmelerde şu şekilde:Remy Bonjasky vs Errol Zimmerman,Badr Hari vs Ruslan Karaev,Semmy Schilt vs Jerome Le Banner,Alistair Overeem vs Ewerton Teixseira. Ruslan Karaev vs Badr Hari eşleşmesi dikkat çeken eşleşmelerden birisi.İki dövüşcünün daha önce yaptığı iki maça dayanarak bu maçın zevkli geçeceği tahmin edilebilir zira iki sporcu arasında yapılan ilk maçı Ruslan Karaev nakavtla 2.sini ise Badr Hari nakavtla kazanmıştı.Bu durumda maça ayrı bir anlam yüklüyor eğer Badr Hari Ruslan Karaev’i ve Alistair Overeem’de Ewerton Teixseira’yı elemeyi başarırlarsa bu sefer Badr Hari K-1 Dynamite’de kendisini feci şekilde nakavt eden Alistair Overeem ile bu sefer K-1 World GP final gecesinde rövanş niteliğinde bir maça çıkacak.Eşleşmelerde bir diğer dikkat çeken noktada son dünya şampiyonu Remy Bonjasky ile finalde Bonjasky’i ayaklarından tutup yere indirdikten sonra Bonjasky yerdeyken tekmelemeye çalışmasından dolayı diskalifiye olan Badr Hari’nin finale çıkmaları halinde geçen seneki gibi finalde dövüşebilme imkanına sahip olmaları.Finalde göreceğimiz ilginç bir maçta Badr Hari vs Semmy Schilt maçı olabilir.Bilindiği gibi kısa süre önce Badr Hari son derece sürpriz şekilde Semmy Schilt’i daha 1 dakika bile dolmadan nakavt etmişti ve Badr Hari ve Semmy Schilt önlerine çıkan iki sporcuyu eleyip finale çıkarlarsa yine rövanş niteliğinde bir maç bizleri bekliyor olacak.Geçen sene finallerde dövüşen hatta finallerde dövüşmekle de kalmayıp finallerin yarı finaline çıkarak bizlere büyük bir gurur yaşatan Gökhan Saki’nin sakatlığından dolayı bu sene ilk 8’in içine girememesi de bizler için üzücü bir durum olarak dikkat çekiyor artık Saki’nin Aerts ile yapacağı maçı kazanması ve sakatlık v.b bir durumdan ötürü bir dövüşcünün turnuvadan çekilip çekilen ismin yerine geçmesini bekleyeceğiz yine geçen sene 8’li finalde yer alan 3 k-1 dünya şampiyonluğu bulunan Peter Aerts’ın da Seul’deki yarı final maçlarında Overeem’a elenerek bu sene finallerde dövüşemeyecek olması hayranları açısından üzücü bir durum olsa gerek ancak Aerts’ın da Saki gibi finallerde dövüşmek için küçük de olsa bir şansı var.Tarih:5 Aralık 2009
Yer:Yokohama Arena/Japonya
Eşleşmeler:Badr Hari vs Ruslan Karaev,Alistair Overeem vs Ewerton Teixseira,Remy Bonjasky vs Errol Zimmerman,Semmy Schilt vs Jerome Le Banner
Yedek Maçlar:Gökhan Saki vs Peter Aerts,Daniel Ghita vs Chalid ”Die Faust”
Açılış Maçları:Jan Soukup vs Tsutomu Takahagi,Keiichi Samukawa vs Ryuji Kajiwara
Super Fight:Kyotaro vs Tyrone Sponge
BOKS ve K-1 MABEDİ 
Eşleşmelerle ilgili tahminlerimi yapayım ilk olarak badr hari-ruslan karaev maçından başlayayım.bu maçta şanslı gördüğüm isim ruslan karaev.ruslan’ın golden glory’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen gece de son yaptığı maçtaki performansı aldatıcı olmasın zira ruslan o maçta çok kısa bir süre önce maeda gibi k-1 ağırsiklette şampiyonluk yaşayabilecek düzeyde sporcu yetiştiremeyen japonların umut bağladığı genç en gözde ismi olan ve hakkında çok ciddi ciddi övgüler alan geçen sezon k-1’de ilk 4’e kalan ve yarı finalde remy bonjasky’e elenen (ki bonjasky gökhan’ı eledikten sonra dünya şampiyonu olmuştu)sporcumuz gökhan saki’yi mağlup eden (ki gökhan saki o turnuvada yarı finalde k-1’in en büyük yeteneklerinden biri olarak gösterilen tyrone sponge’u nakavt edip finale kalmış ve finalde maeda’ya mağlup olmuştu)bir dövüşçüyü mağlup etmesi ruslan’ın ne kadar klas dünya şampiyonu olabilecek düzeyde biri olduğunu gösterdi evet ruslan maeda’yı çok büyük bir üstünlükle yenerek ne kadar kalite bir dövüşçü olduğunu gösterdi.o maçtan çok kısa belki 1-2 hafta sonra yaptığı maçta mağlup olmasını zaten yadırgamadım zira konsantrasyon problemi çekmesi son derece doğaldı.makina değil insan bunlar sonuçta badr hari maçında da gerçek kalitesini gösterecektir.bir de ruslan stil olarak da k-1’de hari’ye en ters gelen dövüşöçü diye düşünüyorum yaptıkları iki maç ortada birini ruslan nakavtla kazandı zaten diğerinde de baştan sona üstün götürdüğü centilmen bir dövüşçü olduğundan tutmasa normalde iki defa badr’yi ringin dışına uçuruduğu knockdown ettiği badr’ye saydırdığı (ki hari zar zor hakem 6-7 derken anca kalkabilmişti)maçı tamamen bir lucky punch(şanslı yumruk)neticesinde kaybetti dediğim gibi ruslan stil olarak da hari’ye ters geliyor ve bu maçta daha şanslı ruslan’ın çenesi beni biraz düşündürüyordu ama son yaptığı maçta çenesine o kadar darbe almasına rağmen nakavt olmaması beni o konu da ümitlendirdi zira hem mantığım hem gönlüm ruslan’dan yana.bu maçla ilgili yorumum bayağa uzun oldu artık diğer eşleşmelerle ilgili tahminlerimi de daha sonra yaparım. 🙂
Diğer eşleşmelerle ilgili yorumlarımı yapmadan önce müjdeli bir haber vermek istiyorum.K-1’de Dünya Şampiyonunun belli olacağı K-1 World GP 2009 gecesinin yapılacağı 5 Aralık tarihinde fox tv’den yayınlanacağı duyuruldu.Maçlar bilindiği gibi Japonya’da olacak ve Japonya ile aramızdaki saat farkından dolayı canlı yayın Türkiye’de sabah ve öğlen saatlerine denk geliyor ama fox tv’nin canlı yayın mı yapacağını yoksa akşam prime time saatinde mi vereceğini bilmiyorum ama akşamda verse geçen sene ki gibi bir hafta sonra değil de aynı gün vermesi sevindirici bir gelişme her ne kadar bazen söylediklerinden dolayı birçok boks ve k-1 sever gibi kızsam da bu tür maçların yayınlanmasında gösterdiği emek için bilgehan demir’e ve fox tv’ye teşekkür ediyorum.Türkiye’de boksa da k-1’e de olan ilginin artmasında hele hele diğer kanallarla kıyaslarsak fox tv’nin çok büyük bir emeği olduğu yadsınamaz bir gerçek.
Bu arada bir haber daha vereyim.daha önce başlıkta geçen yıl finallerde dövüşen 8 dövüşcüden 6’sının bu yılda 8’li finale kalmayı başardığını Geçen yıl 8’li finalde dövüşen gökhan saki’nin sakatlığından peter aerts’ın da alistair overeem’a elenmesinden dolayı bu yıl finallerde dövüşemeyeceğinden ve bu durumun gökhan saki’nin olmamasının biz türkler olarak peter aerts’ın olmamasının da hayranları için üzücü bir durum olduğndan bahsetmiştim ancak saki ve aerts’ın hala dünya şampiyonu olma şansı var.başlıkta da bu konu ile ilgili gerekli düzenlemeler yapılmıştır.aerts ve saki reserve(yedek)maç yapacaklar ve sakatlık veya benzeri bir sebepten ötürü finallerde dövüşen bir ismin devam edememesi durumunda yerine geçmeyi bekleyecekler.aerts-saki maçında olur konusuna gelince aerts büyük bir usta elbette ama saki’nin de şansı var birincisi saki gerçekten birçok üstün özelliğe sahip çok kaliteli bir dövüşcü bence 2.si aerts’da yaşlandı artık 39 yaşına geldi.eski formunda olduğunu düşünmüyorum.bekleyip göreceğiz ne olacağını
Peter Aerts-Gökhan Saki maçının dışında Daniel Ghita ve Chalid ”Die Faust”da yedek maçta karşı karşıya gelecekler.aslında saki aerts ile değil de bu ikiliden biriyle yedek maça çıksa kazanma olasılığı çok daha fazla olurdu diye düşünüyorum ama organizatörler aerts ile saki arasındaki bir maçın en çok reyting getirecek yedek maç olacağını düşünmüş olmalılar.bunun dışında Jan Soukup ve Tsutomu Takahagi ile Keiichi Samukawa ve Ryuji Kajiwara açılış maçlarında karşı karşıya gelecekler.Tyrone Sponge ile Kyotaro’da super fight’da karşılaşacaklar.bunlarla ilgili bilgiler maç kartı ile beraber başlığa da eklenmiştir.tyrone sponge gökhan saki’ye extra roundda nakavt olmuştu ama ben çok beğenmiştim o maçta sponge’u saki bana göre gerçekten çok iyi bir dövüşcü ve nakavt ettiği ana kadar remy bonjasky’de dahil olmak üzere onu sponge kadar zorlayan birini bilmiyorum hatta sponge biraz daha etkiliydi bence ama ben de hakem olsam maçı extra rounda götürürdüm.extra roundda pusucu saki fırsatını buldu ve benim için çok şık bir şekilde tyrone sponge’u nakavt etti.hiç beklenmedik bir şekilde saki’nin çıkardığı yumrukla sponge’un nakavt olması benim açımdan izlemesi oldukça güzeldi.bakalım tyrone sponge süper fight’da neler yapacak.
Bir de dikkatimi çeken şöyle bir nokta var.bilindiği gibi K-1’in merkezi Japonya K-1 Ağırsiklette ve K-1 Max’de dünya şampiyonunun belli olduğu geceler dahil önemli geceler japonya’da yapılıyor ancak japonların K-1 ağırsiklette çok üst düzey dövüşcüleri yok K-1 Max’de efsane Masato başta olmak üzere birkaç tane üst düzey adamları var denilebilir.genetik yapıları itibarı ile ağırsiklette çok üst düzey sporculara sahip olamayacaklarını düşünüyorum.bir tane lakabı sarı civciv olan dev gibi man choi var ama dövüşünden ziyade görüntüsü ile dikkat çekiyor.son zamanlarda maeda’yı çıkardılar.gökhan saki’yi de bir turnuvanın finalinde extra roundda mağlup etmişti gerçi extra roundda maeda nakavt olmaktan gong sesiyle yırtmıştı ama malum K-1 ortamlarında japonya’da japon sporcuyu nakavt edemezsen maçı alamazsın sözü meşhurdur.:) neyse o maeda’nın işini de Ruslan Karaev çok ama çok üstün br performansla gördü ve finalde olmasına izin vermedi japonlar finale adam sokamamışlar ama açılış ve super fight’a adamlarını doldurmuşlar.formalite deperi taşıyan açılış ve süper fight’daki 6 sporcudan 4’ü japon 🙂
Bu arada eşleşmelerden Ruslan Karaev-Badr Hari maçı ile ilgili görüşlerimi Karaev’i favori gördüğümü ve nedenlerimi yukarıdaki yorumumda yazmıştım diğer eşleşmelerle ilgili de yorumlarımı yapayım.Alistair Overeem-Ewerton Teixseira maçında Overeem kazanan olur ve yarı finalde Karaev’in rakibi olur diyorum.teknik kapasitesinin çok yeterli olmadığını düşünsemde overeem her an herkesi indirebilecek güçlü yumruklara sahip maç boyunca yaptığı presle rakiplerini aşırı bunaltan biri zaten badr hari’yi nakavt etmesi ardından yenilse bile remy bonjasky’e karşı ortaya koyduğu üstün performans ve en sonda peter aerts gibi bir ustayı finallerin dışına iterek ne kadar tehlikeli bir dövüşcü olduğunu gösterdi.diğer gruba gelirsek Errol Zimmerman-Remmy Bonjasky maçında favorim son dünya şampiyonu Remy Bonjasky’dir.Kariyerinde 3 K-1 Ağırsiklet dünya şampiyonluğu bulunan Semmy Schilt ile Le Banner’in maçında da Banner’in herhangi bir şansı olduğunu düşünmüyorum ve o gruptan da Bonjasky-Schilt maçı çıkar diyorum.yarı final ve final hakkındaki düşüncelerimi de daha sonra yazarım artık.
Evet 5 Aralığa artık 3 gün kaldı.daha öncede belirttiğim gibi maçlar Japonya’da olduğundan sabah saatlerinde tahminimce 10 gibi başlar 3 veya 4 saatde sürer.o saatlerde araştıranlar internette justin tv’den link bulur muhakkak.maç zamanı siteden de linkler veririz ancak justin tv’de bazen net bir şekilde izlenebiliyor bazende doğru dürüst hiçbirşey izlenemiyor.maçı aynı gün fox tv’de veriyor.açıkcası ben akşama kadar sonucunu öğrenmeden sabredip rahatça televizyondan izlemeyi düşünüyorum.
Bu arada yukarıdaki yorumumda ilk etapta ruslan karaev,alistair overeem,remy bonjasky ve semmy schilt’in yarı finale çıkacağını düşündüğümü ve neden böyle düşündüğümü yazmıştım.şimdi de sonrası için tahminlerimi yapayım.alistair overeem-ruslan karaev eşleşmesi olur ki bu maçla ilgili tahmin yapmak çok zor.ruslan karaev her zaman teknik kapasitesi yüksek çok hızlı vurabilen,atlet bir dövüşcü ve darbeleri de da k-1’in en sert nakavt edici darbelerinden zaten amatör kariyeri de katıldığında 100’ün üzerinden nakavtlı galibiyete imza atarak inanılması zor bir başarı göstermesi de bunu kanıtlıyor ama savunması kötüydü.kontrolsüz şekilde rakibe saldırıyordu ve bu yüzden baştan sona üstün olduğu maçlardan nakavt olarak ayrılabiliyordu.badr hari ile yaptığı 2. maç ve ray sefo’ya nakavt olduğu maçlar bunlara örnek özellikle k-1’in en önemli isimlerinden ray sefo ile yaptığı maçın youtube’dan izlenilmesini ve az çok ingilizcesi olanların video’nun altındaki yorumları okumasını tavsiye ederim.ruslan karaev öyle bir performans ortaya koyuyor ki nakavt olmasına rağmen ben baktığım zaman gördüm ki hiçkimse ray sefo’yu övmüyor herkes ruslan’ın savunmasını geliştirmesi halinde çok daha büyük bir dövüşcü olabilecek yeteneklere sahip olduğundan bahsediyor.maeda maçında görüldü ki ruslan artık daha temkinli ben ruslan’ın yeni stilinden umutluyum ama ruslan karaev’i ruslan karaev yapan özellikleri kaybeder mi diye küçük de olsa kafamda bir soru işareti taşıyorum.alistair overeem’in ise sırasıyla yaptığı badr hari,remy bonjasky ve peter aerts maçlarındaki performansı ortada.o da k-1’in en sert yumruklarından ve gayet sağlam bir dövüşcü açıkcası böyle bir maçta favorim olmaz.
Semmy Schilt-Remy Bonjasky maçına gelince semmy schilt’in antremanda antreman partnerine attığı diz sonrası antreman partnerinin öldüğünü okudum.bu durum schilt’i moral olarak çökertmişse iş değişebilir ancak normal şartlar altında favorim semmy schilt’dir.semy’nin kaybettiği peter aerts ve badr hari maçlarına bakarsanız iki sporcunun da semmy karşısında gözünü karartmış nakavt olmayı da göze alarak savunmayı 2.plana atarak dövüştüğünü görürsünüz ki bence de semmy’i yenmek için biraz deli cesareti gerekli ki remy’de de bu yok zaten semmy ve remy daha önce 2 kez karşılaştılar 2 maçı da semmy schilt aldı hele son yaptıkları maçta semmy bonjasky’i kelimenin tam anlamıyla ezerek(hem de öyle bi ezerek ki bir bonjasky hayranı o maçı izlediğinde ağlayabilir)nakavt etmişti.final de de karşısına ruslan’da alistair overeem’de gelse semmy kazanıp 4 dünya şampiyonluğu ile k-1’de bir rekoru elinde bulunduran ernesto hoost’un rekorunu egale eder düşüncesindeyim ama gönlüm ruslan’dan yana tabi bunlar sadece tahminlerimdi.durum çok daha farklı da olabilir.bakalım cumartesi günü nasıl maçlar izleyeceğiz.
Evet cumartesiye girdik ben justin’e güvenmediğimden akşam televizyonda banttan izleyeceğim maçları bakalım neler olacak merakla bekliyorum
Evet maçları fox tv’den şimdi izledim.öncelikle yukarıdaki yorumlarımda da görüleceği şekilde yaptığım tahminlerden ruslan karaev-badr hari maçı hariç (ki o maçta gitti geldi badr hari’de nakavt olabilirdi.)hepsi tuttu.haklı çıkmanın haklı gururunu yaşıyorum.alistair overeem vs ewerton teixseira maçını overeem alır dedim aldı.remy bonjasky-errol zimmerman maçını remy alır dedim aldı.semmy schilt-le banner maçında banner’in herhangi bir şansı olduğunu zannetmiyorum dedim ilk roundda nakavt oldu.daha sonra badr hari-alistair overeem maçı için tahminim yoktu zira ruslan karaev’in badr’iyi eleyeceğine inandığımdan ruslan-overeem eşleşmesi olur demiştim ama semmy schilt-remy bonjasky eşleşmesi için iddialı şekilde semmy dedim ilk roundda nakavt etti remy’i ve son olarak kariyerinde 3 k-1 ağır siklet dünya şampiyonluğu bulunan semmy schilt finalide alarak 4.dünya şampiyonluğuna ulaşıp bu alanda bir rekoru elinde bulunduran ernesto hoost’un rekorunu egale eder dedim o da oldu.
ha birde peter aerts-gökhan saki maçı için kesin şu alır bu alır diye birşey dememiştim ancak peter aerts’ın elbette büyük bir usta olduğunu ama saki’nin de şansının olduğunu düşündüğümü ve neden böyle düşündüğümün nedenlerini yazmıştım.görüldü ki o maçı 2.roundun sonlarına doğru gelen o talihsiz knock down olmasaydı
gökhan’da kazanabilirdi.ilk roundu 3 hakemden 2’si aerts’a biri gökhan’a vermiş ki ben gökhan’a veren hakeme katılıyorum bence aerts’ın bir üstünlüğü yoktu en kötü beraberlik verilebilirdi ama hadi öyle olsun.2.roundun bitmesine çok az bir zaman kala olduğu knock down’a kadar 2.roundu domine etmişti gökhan dolayısıyla da önde götürüyordu ve o knock down’u olmasaydı roundu kazanacaktı ama knock down olduğu için kurallar gereği 10-8 roundu yenik kapattı.3.roundu zaten gökhan saki’ye verdiler.sonuçta
o talihsiz knock down olmasaydı saki aerts gibi bir efsaneyi yenmiş olacaktı.gerçekten talihsiz bir knock down’du iki dövüşcü de yumruk atarken aerts’ın ki hatırladığım kadarıyla tam çeneye isabet etti.yumruk atmaya konsantre olmuşken yumruk havadayken alınan yumruğun etkisinin çok daha fazladır ama sonuçta gökhan’da kazansa sonuç değişmeyecekti bilindiği gibi yedek maçı kazanan sporcu finallerde dövüşen bir ismin devam edememesi durumunda onun yerine geçebiliyor ama finallerde dövüşen isimlerden hiçbirisinin sakatlıktan ötürü devam edememe durumu olmadı.
Final maçlarının analizine geçersem önce yanıldığım tek maç olan ruslan karaev-badr hari maçından başlayayım.karaev maeda (şimdi kyotoro oldu)maçında her zamanki maç başlar başlamaz gözü kara şekilde rakibin üzerine yürüdüğü maçların aksine daha temkinli bir şekilde dövüşmüş ve çok üstün bir performansla japonların gözdesi maeda’yı mağlup ederek adını finallere yazdırmıştı.ruslan yine benzer bir taktikle dövüşürse badr hari’yi yenebilir hatta nakavt bile edebilir diye düşündüm ancak ruslan alışık olduğumuz tarzıyla maça başladı.kendine göre haklı gerekçeleri var tabi badr hari çok yetenekli bir dövüşcü olmasına karşın çenesi çok zayıf her an nakavt olabilecek gibi duran yediği ters bir darbeyle kamyon çarpmış gibi olabilen bir dövüşcü ruslan’da amatör kariyeri ile birlikte 100’ün üstünde nakavta imza atmış k-1’in en sert nakavt edici yumruklarından ben de bu yumruklar onda da bu çene olduktan sonra uzatmadan kestirmeden işini bitireyim diye düşündü muhtemelen ama şu var ki badr hari gibi ruslan’ın da çenesi çok zayıf o konuda hari için saydğım herşey ruslan içinde geçerli aynı şekilde ruslan’ın yumrukları gibi hari’ninkilerde çok sert bitirici aslında o kırışmada hari ruslan’dan ilk yumruğu yediğinde sersemledi düştü düşecekti dikkat edilirse maç başlar başlamaz neye uğradığını şaşırdı.ruslan’a özel bir sevgim vardır.o yüzden hari düştü düşecek diye çok sevindim ama çenesine aldığı kontra ile knock down olan ruslan oldu yoksa ruslan hari’yi elemiş olarak yoluna devam edecekti.kalktı ama iş işten geçmişti zaten grogi pozisyonunda olan ruslan’ın tekrar aynı duruma düşmesi için bir darbe bile yeterliydi ve o da gelince 1 roundda iki kez knock down olunması halinde maç biter kuralı nedeniyle bitti maç.ruslan o riske girmese maeda maçındaki gibi temkinli olsa kazanmaması için sebep yoktu bence hatırlanacağı üzere badr hari ile daha önce yaptıkları maçta da hari’yi çok zor durumlara sokmuş saydırmış hari hakem 7-8 derken anca kalkabilmiş nakavtın eşiğinden dönmüş ama ruslan’ın mantıklı şekilde zaten sayı olarak açık ara öndeyim maçı rölantiye alıp kazanayım çenem zaten camdan riske girmeye gerek yok demesi yerine nakavt için saldırması yüzünden nakat olmuştu ama ruslan’ı da takdir ediyorum çenesi bu kadar zayıf olup da bu kadar cesur dövüşen biri boks,k-1,mma hiçbir dövüş sporunda yoktur hatta hiç gelmemiştir belki de oynanan diğer maçlarla ilgili düşüncelerimi de daha sonra yazarım artık şimdilik yeter bu kadar.
Merhaba Msg merhaba Boks ve k1 Mabedi okuyucuları. Msg bildiğin gibi ben k1’dan asla hoşlanmayan biriyim. Bu daldan hoşlanmasamda özellikle Remmy Bonjasky’nin savunma stratejisine hayran kaldığımı her zaman dile getirmişimdir. Remmy için en büyük tehlike her zaman kendisine ters gelen Semmy Schilt oldu yine. Bir bokssever olarak ilk önce Semmy’nin Remmy’ye neden ters geldiğini söylemek istiyorum.
Remmy dikkat edilirse Badr’in taktiğini uygulamaya çalıştı ve bunda başarılı olacağını düşündü. Oysa bu taktik Remmy gibi yumruklarının sertliği ön planda olmayan bir dövüşçü için son derece hatalı bir stratejiydi, Eğer yumrukların iş bitirici değilse bu şekilde Semmy’yi ko veya tko edemezsin. Semmy belki ilk saniyelerde yıkılmış olsada bu tamamen Remmy’nin taktiğinin farklılığının Semmy tarafından beklenilmediği için geldi. Daha sonra Remmy’nin Badr Hari taktiği görüldüğü gibi yumrukları Semmy gibi bir ismi yıkacak kapasitede olmayınca geri tepti ve ilk müsabakanın yorgunluğu ve bu müsabakanın başındaki aşırı efor Bonjasky’nin sonu oldu.
Semmy’yi nakavt etmek için bu taktiği güçlü yumruklarla desteklemek gerekirki Hari’nin yumrukları yakın çekimdede görüldüğü gibi çok sert ve ciddi anlamda iş bitirici ve Semmy’yi yıkmak için yeterli. Badr Hari içinde birşeyler söylemek istiyorum. Hari’nin kilo alması Gökhan Saki’ninde söylediği gibi harika olmuş. Hari bana göre inanılmaz vücud ölçülerine sahip. Hem ayakları hem yumrukları iş bitirici ve k1 arenasında bu konuda Hari rakipsiz diyebilirim. Hari’nin vücud kasları ve özellikle kol kasları boyununda 1.97 olması bana Wladimir Klitschko’yu hatırlattı.
Badr Hari’yi her ne kadar sevmesemde sonraki 10 yılın en büyük ismi olacağını ve rakipsiz kalacağından çok eminim. Semmy Schilt ise her ne kadar beğenilmesede disiplini elden bırakmayan bir isim. k1 hakkında sanırım 2. yazım oldu bu güne kadarki. her sene 1 yazı yazarım artık:)Son söz olarak Badr Hari Semmy Schilt ve Remmy Bonjasky gibi isimleri taktik anlamda geçebilirse söylediğim gibi sonraki 10 yılın en büyük ismi olur. Bonjasky ve Schilt artık yaşlanıyorlar.
Sana da merhaba özgünhan abi seni k-1 yazarken görmek güzel umarım dediğin gibi sene de bir değil de biraz daha sık yazarsın 🙂 düşüncelerinin çoğuna katılabilirim abi ama biri hariç
remy semmy schilt karşısında ilk önce badr hari’nin taktiğini uygulamaya çalıştı doğrudur ama biliyorsun 1 round içinde rakibini 2 kez knock down eden dövüşcü (ruslan karaev-bdr hari,badr hari-alistair overeem,semmy schilt,jerome le banner maçlarındaki gibi) zaten direkt olarak maçı kazanıyor 1 roundda bir kez rakibini knock down edersen 10-8 knock down yapmadan üstün gelirsen de 10-9 galip sayılıyorsun ki knock down ederek kazandığın bir round knock down yapmadan kazandığın 2 round gibi oluyor bu da şunu gösteriyor ki knock down yapmak zaten 3 round olan bir sporda çok büyük bir avantaj
remy’de semmy’i knock down yaptıktan sonra muhtemelen buna güvenerek senin de maçı tekrar izlersen net bir şekilde görebileceğin gibi savunmaya çekildi ve bu onun sonu oldu.daha önce de yazdığım gibi semmy’i yenmek için deli cesareti lazım semmy’i yenen peter aerts ve badr hari’nin nasıl dövüştüğü ortada ha o şekilde dövüştün diye kesin yenersin diye bir kaide yok sonuçta riske giriyorsun badr hari 2 kez aynı taktiği uyguladı birinde kazandı birinde kaybetti ama yenersen de o şekilde yenebilirsin yoksa remy bonjasky semmy schilt ile daha önce yaptıkları maçta klasik kontröllü oyununu oynamaya çalışmış ve finallerden önce yazdığım yorumdaki gibi bir remy hayranını ağlatacak biçimde kelimenin tam anlamıyla ezilerek ilk roundda nakavt olmuştu.bu maçta klasik oyun anlayışının dışına çıktığında semmy gibi bir devi knock down etti.kendi oyun anlayışına döndükten sonra semmy ile daha önce yaptıkları maçtaki gibi karizmasını yerle bir etti.bu taktik başka isimlere karşı belki semmy hariç herkese karşı tutabilir ama semmy schilt’e karşı tutmaz
Badr Hari-Ruslan Karaev ve Semmy Schilt-Remy Bonjasky maçından sonra Alistair Overeem ve Ewerton Teixseira maçınında nacizane analizini yapayım.daha önce de belirttiğim gibi zaten overeem’i favori olarak gördüğümü maçtan önce belirtmiştim.overeem’in teixseira maçından önce üst üste yaptığı badr hari,remy bonjasky ve peter aerts maçlarındaki performansıda ortadaydı.k-1’deki herkesi indirebilecek bir gücü var ki badr hari’ye elendiği yarı finalde hari’ye çıkardığı bir kroşe vardı ki eğer tutsaydı hari’nin overeem ile yaptığı ilk maçtaki hale gelmesi içten bile değildi.teixseira MMA Dövüşlerinden gelmesinin de kendisi için avantaj olduğunu düşünüyorum.teixseira karşısında da gücünü ön plana çıkardı ve üst üste seri şekilde attığı iki diz darbesi ile teixseira’yı perişan etti.bilgehan demir üst üste diz atmanın yasak olduğunu söyledi.bence saçma bir kural ki yeni çıkmış galiba bildiğim kadarıyla eskiden yoktu k-1’de böyle kurallar.saçma diyorum çünkü diz K-1’de serbest üst üste iki diz niye yasak olsun boksta yumruk serbest olmasına rağmen üst üste 5 yumruğun yasak olması gibi birşey kaldı ki K-1’de muay thai’nin aksine rakibini tutup da diz atmak yasak ki bu diz darbelerini zorlaştırıyor eğer sporcu tutmadan diz üst üste diz atma kabiliyetine sahipse üst üste 5 diz atsa da hakkıdır.ben her zaman K-1 maçlarında diz darbeleri izlemekten zevk almışımdır.bu tip kısıtlamalar K-1’in seyir zevkini dolayısıyla da reytingini düşürür.K-1 zaten MMA ve Muay Thai’ye göre kısıtlı bir spor daha da kısıtlamanın anlamı yok.özetle alistair faullü şekilde kazandı deniyor ama üst üste iki diz atmaksa faul bence gayet temiz şekilde kazanmıştır.
Remy Bonjasky-Errol Zimmerman maçının analizine gelince maçtan önce Bonjasky’nin kazanacağını yazmıştım maçtan önce ve kazandı ama bonjasky’nin kazanacağını yazmamın sebebi bonjasky’nin errol’u mahvedeceğine ezeceğine inandığımdan değildi.hakemlerin bonjasky’nin maçlarında ortada olan hatta küçük farklarla rakibin önde olduğu zamanlarda bile bonjasky’i galipilan ettiklerini gördüğüm içindi.K-1’de bazen reytingi yüksek olan isimler karşısında açık bir üstünlük kurulamadığı zaman maçı vermiyorlar.bir de geçen seneki olaylı finalden sonra remy ile badr hari’nin bu sene tekrar finalde karşılaşmaları K-1’in içine gelirdi.nitekim bu maçın hakkı da extra rounddu.remy errol’a göre daha teknik rakibin açıklarından faydalanıp beklenmedik anda nakavt edici darbeler çıkarabilen bir dövüşcü errol daha düz bir dövüşcü remy’e göre ilk roundda da remy bu özelliğini kullanıp errol’u knock down yaptı ki o knock down gelmeseydi maç remy için en iyi ihtimalle extra rounda giderdi zira ne kadar remy’i kollarlarsa kollasınlar utanırlardı maçı vermeye
yarı finaldeki maçlardan semy schilt-remy bonjasky maçı ile ilgili yorumumu yapmıştım.badr hari-alistair overeem maçına gelince maçın başlamasıyla maçın 3 round sürmeyeceği belli oldu.iki tane indirici yumruklara,tekmelere sahip ismin maçında hari’de overeem’da nakavt için ringe çıkmıştı zaten hari’de nakavt olabilirdi.overeem’in bir kroşesi vardı ki tutsaydı hari saniyelik bir dikkatsizlik yapsaydı overeem ile yaptığı ilk maçtaki halinden farksız olurdu ama hari bu sefer overeem’i nakavt ederek intikamını aldı.
remy-semmy maçına gelirsek finallerden önce Semmy Schilt’i yenmek için maça hızlı girmek gerektiğini savunmayı 2.plana atmak gerektiğini semmy’i yenebilecek isimde biraz deli cesareti olması gerektiğini açık dövüşmesi gerektiğini yazmıştım.düşüncelerine çok değer verdiğim bir isim olan birol topuz’unda remy-semmy’i knock down yaptıktan sonra aynı konuya değinmesi de bu tezimde haklı olduğumu gösterdi.bakıyorum herkes remy’nin temkinli olmadığı için remy’nin semmy’e nakavt olduğunu yazmış halbuki remy temkinli olmadığı zaman semmy’i knock down yaptı knock down yaptıktan sonra da kurallar gereği puanla maçı kazanma adına büyük avantaj yakaladığı için savunmaya çekildi ve bu da onun sonu oldu.remy semy’i knock down yaptıktan sonra ne zaman atak dövüşmüş ki atak yaptı da ben mi göremedim knock down’dan sonra tamamen savunmaya çekildiği gün gibi ortada.remy semmy ile ilk defa maç yapmıyor daha önce 2 kere karşılaştılar ikisini de semmy aldı ki bu maçta açık dövüştüğü bölümde semmy gibi bir devi grogi yaptı daha önce o milletin öyle dövüşmediği için yenildi dediği klasik savunmaya çok önem veren tarzıyla dövüştü hiçbirşey yapamadı daha önce de belirttim yine belirtiyorum resmen bir remy hayranını ağlatacak biçimde kelimenin tam anlamıyla ezilerek tek bir darbe bile vuramadan nakavt oldu ilk roundda.ısrarla söylüyorum semmy karşısında durup beklerseniz semmy bir şekilde gelir işinizi bitirir ama semmy yenen iki tane dövüşcü olan badr hari’nin ve peter aerts’ın yaptığı gibi sürekşi hareket ederseniz semmy’nin düşünerek dövüşmesine imkan vermezseniz ancak o zaman şansınız olabilir.
Final maçına gelince badr hari daha önce semmy schilt’i 17.saniyede nakavt ettiği maçtaki gibi maça hızlı girdi ki daha önce belirttiğim gibi Semmy Schilt’in başka türlü yenilebleceğini sanmıyorum.öyle bir örnek de bilmiyorum..fox tv’de maçlardan önce aynı dövüşcülerin daha önce birbirleriyle yaptıkları maçlardan özet görüntüler gösteriyorlardı badr hari maça öyle bir girdi ki inanın yav acaba badr hari-semmy schilt arasında daha önce yapılan maçın tekrarını mı veriyorlar diye düşündüm ta ki hari yere inene kadar 🙂 aslında bakmayın eğer Badr biraz daha dişini sıksa o güçlü indirici yumruklarından bir iki tane daha vursa semmy schilt’i 2.kez de nakavt etme şansı vardı ancak yoruldu tabi ve o yorgunluğun üstüne K-1’in belki de en güçlü dövüşcüsü olan semmy schilt’in darbeleri eklenince bir round içinde 3.kez knock down olarak kurallar gereği nakavt oldu aslında iyi de oldu sonuca sevindim badr hari’nin alistair overeem’ı yenmesine de sevinmiştim bir K-1 sever olarak zira bilindiği gibi alistair daha önce hari’ye ağır bir nakavt yaşatmıştı.böylece hari intikamını almış oldu.hari’de daha önce schilt’e fiziksel açıdan olmasa da psiklojik anlamda ağır bir nakavt yaşatmıştı.finalden önce badr hari intikamını aldı.şimdi intikam alma sırası semmy schilt’de(intikam kelimesine takılmasın mecazi anlamda kullanıyorum)diye düşünmüştüm bu yüzden schilt’in galibiyetine de oldukça sevindim.bir de şu final maçı hariç(finalde 3) bir round içinde 2 kez knock down olan nakavt olur kuralına değinmek istiyorum.bence yanlış olmuş seyir zevki açısından onun yüzünden hemen biten maçlar izlemek zorunda kaldık eskiden böyle değildi bir round içinde 3 kez knock down olan eleniyordu şimdi o sadece finalde geçerli.yeni eklenen üst üste iki diz atmak yasaktır kuralı da bu bir round içinde 2 kez knock down olan sporcu nakavt olur kuralıda k-1’in seyir zevkini düşüren kurallar olmuş bence ama yine de boks izlemeyi de çok sevmeme rağmen K-1 seyir zevki açısından bokstan öndedir her zaman gözümde.